Organik Gübreler ve Önemi
İnsanoğlunun bitkileri tarımsal üretim amaçlı kullanmaya başlamasından beri organik gübreleme, tarımın en önemli konularından biri olmuştur.Yalnız ne yazık ki tarımın bu önemli tekniği bugünlerde, o günlerde yapıldığından bile daha yanlış şekilde uygulanıyor.
Bu yazımda size, nasıl oluyor da organik gübreleri tarımsal üretimin ilk defa yapıldığı ilkel çağlardan bile daha hatalı kullanıyor olduğumuzu anlatıp; bu gübreleri nasıl daha etkin kullanabileceğimizi açıklamaya çalışacağım.
Organik gübre nedir? Ahır Gübresi, Hayvan Gübresi Nedir?
Bu organik kelimesini ne kadar çok kullanıyoruz ve aklımız ne kadar çok karışıyor öyle değil mi?
Organik kelimesinin anlamını merak edip Türk Dil Kurumu sözlüğüne de baksanız pek bir cevap alamazsınız çünkü sanırım bu kelime daha ziyade bir tarım, biyoloji terimi ve bu sebeple terimler sözlüğüne bakmak daha doğru olur.
Organik kelimesi aslında “organik madde” teriminden geliyor. Organik maddenin tanımı ise biyoloji sözlüğünde verilene göre: “Doğal olarak bulunmayıp canlı organizmalar tarafından sentezlenen maddeler.” olarak açıklanıyor. (Kaynak: http://www.turkmedikal.net/sozluk.php?sozluk=biyoloji)
Yani organik madde, organik ürün, organik tarım, organik gübre gibi kavramlarda kullanılan organik sıfatı, aslında bu maddelerin içeriklerinin canlı organizma tarafından yadsınmadan kullanılabileceğini belirtir.
Yani mesela organik tarımdan üretilen organik ürünlerde, bizim organizmamıza yabancı kimyasallar bulunmaz. Genlerimiz, bu ürünlerdeki tüm maddeleri tanıyordur.
Benzer şekilde bitkilerimize verdiğimiz organik gübrede de bitki organizmasına yabancı maddeler bulunmaz. Bitkinin genleri bu maddelerin tümünü tanıyordur.
Çünkü organik gübre de canlı organizma tarafından sentezlenmiş olan bir maddedir. Bu bağlamda organik gübreler hayvan dışkıları, yeşil bitkiler ve mutfak artıkları gibi her türlü organik atıklardır.
İşte yine bu sebepten dolayı organik gübre ahır gübresi, hayvan gübresi denilen gübreleri de zaten içerir.
Bugünlerde herkes “organik gübre” terimini nasıl kullanacağı konusunda biraz şaşkınlık yaşıyor. Çünkü “organik gübre” sanki sadece organik tarımda kullanılabilecek gübreymiş gibi bir hava var. Ancak bu yanlış; organik gübre eğer gübreyi üreten canlı da organik besleniyorsa elbette organik tarımda kullanılabilir. Ancak bunun haricinde konvansiyonel tarımda da kullanılan ve canlı bir organizma tarafından sentezlenerek üretilmiş her tür gübre de organik gübredir.
Organik Gübreleri Nasıl Yanlış Kullanıyoruz?
Şimdi de gelelim yazımızın başında iddia ettiğimiz hatalı kullanım mevzuuna.
Her yerde duyuyoruz; yanmış gübre, yanmış ahır gübresi, yanmış çiftlik gübresi…
Ben köylerde dolaşırken üreticilere "Yanmış gübre nedir? Nasıl yaparsınız?" diye soruyorum. İşte size üreticimizin gübre yakma yöntemleri:
Yöntem 1: Hayvan gübresi alınır. Sıcak yaz günlerinde evin damına veya geniş açıklık bir araziye serilir ve bir iki ay kurutulur. Daha sonra toplanarak tarlaya, bahçeye atılır (!!!)
Yöntem 2: Özellikle küçükbaş hayvan ağıllarının gübre temizliği 2-3 yılda bir yapıldığı için buralardan gelen gübreler yanmış gübredir (!)
Yöntem 3: Hayvan gübresi kurutma makinesinde kurutulur. İşte bu çok güzel yanmış çiftlik gübresidir (!)
Aman sakın bunları doğru yöntemler sanmayın. Bunlar benim köylerde "Yanmış hayvan gübresi, çiftlik gübresi nedir? Nasıl kullanıyorsunuz?" sorularına aldığım normal cevaplardan bazıları. (Daha önce duymayıp bana inanmayanlar benim yaptığım gibi üreticilerimize sorabilir.)
Bu yukarıdaki yöntemler yanmış çiftlik gübresi ya da kompostlaştırılmış organik gübre değildir. Gübreyi bu yöntemler sonrası toprağa atar isek gübrenin içerisinde bulunan bir çok besin maddesini kaybederiz. Bakınız bir tablo:
Özellik | Gübrenin açıkta bekletilme süresi | ||
3 ay | 6 ay | 9 ay | |
Toplam ağırlık | 39.6 | 56.0 | 71.1 |
Azot (N) | 35.1 | 42.3 | 56.9 |
Fosfor (P2O5) | 17.4 | 31.5 | 38.4 |
Potasyum (K2O) | 24.8 | 37.9 | 45.2 |
Organik madde | 51.7 | 71.4 | 79.8 |
Tablo 1- Ahır Gübresinin Bekletilme Süresinde Kayıplar % (Kacar, 1962)
Tablodan da görüleceği gibi açıkta bekletme ile 9 ayda gübrenin ağırlığının % 70’ ini, azotunun % 57’ sini, fosforunun yaklaşık % 40’ ını, potasın % 45’ ini ve en önemlisi organik maddesinin % 80’ ini kaybetmiş oluyor !!!Bir dakika o zaman, biz bu gübreyi neden kullanalım? Artık neredeyse işe yarar bir şey kalmamış ki… Eğer bu gübreye para verdiydiysek vah vah, paralar havaya uçtu gitti.
Geçmiş olsun.
Eğer gübreyi ahırda bekletir ve tarlaya bahçeye atmadan hemen önce çıkarırsak bu kayıplar belki daha az olacaktır. Ancak o zaman da başka yerden kaybımız olacak. Yabancı ot tohumları !
Nasıl mı? Şöyle açıklayalım. Hayvanlar birçok çeşit ot yerler. Bu otları elbette tohumları ile beraber de yerler. Özellikle bitkisel üretimde yabancı ot diye bildiğimiz ve verimi düşüren bir çok otun tohumu hayvanın sindirim sistemi içerisinde otlanma kabiliyetini yitirmez (hatta öyle yabancı otlar var ki tohumları ancak bir hayvan tarafından yenip çıkarıldıktan sonra çimlenebiliyor). İşte bu sebeple hayvan gübresinin içerisinde birçok yabancı ot tohumu bulunabilir. Ve uygun şekilde organik gübre yakma yapmazsak bu ot tohumları tarla ve bahçemizde ürettiğimiz ürüne ortakçı olurlar. Bu durumda parayı ya ot öldürücü ilaçlara dağıtmak ya da çok düşen verim sebebiyle o yıl zarar etmek zorunda kalırız.
Organik Gübreleri Nasıl Doğru Kullanırız?
Aslında bence en uygun yanmış organik gübre: Oksijenli fermantasyon ile ısısı 60-70 dereceye çıkarılarak içerisindeki ot tohumları öldürülen; daha sonra da oksijensiz fermantasyon ile gübre içerisinde bulunan kompleks besin maddelerinin bitkinin alacağı forma dönüştüğü gübredir.
Gübreyi bu şekilde yakmak için şunları yapmak gerekir (Aşağıdaki bilgiler tedgem.gov.tr web adresinden alınmış, bazı yerlerde ekleme ve düzeltme yapılmıştır) :
1. Aşama: Oksijenli (Havalı) Yanma
Ahırdan çıkarılan ve gübreliğe getirilen gübre önce yaklaşık 60 cm'lik bir tabaka halinde sıkıştırılmadan bırakılır (gübre yığını yüksekliği 1,5 metreyi geçmemelidir). Böylece gübrenin olgunlaşması havalı koşullarda oluşur. Gübrenin içindeki bakterilerin yardımı ile yığının ısısı 60-70 dereceye yükselir ve gübre yanmaya başlar.
Bu noktada dikkat edilmesi gereken hususlar var. Dikkatli olup gübreyi sık sık izleyin. Eğer gübrenin iç sıcaklığı 60-70 dereceyi çok aşar ise gübrenin için kül olacak, alev alacak denli yanar. Bu durum hem işletmenizde yangın riski oluşturur, hem de gübreniz nerede ise işe yaramaz küle dönüşür.
Bu noktada dikkat edilmesi gereken hususlar var. Dikkatli olup gübreyi sık sık izleyin. Eğer gübrenin iç sıcaklığı 60-70 dereceyi çok aşar ise gübrenin için kül olacak, alev alacak denli yanar. Bu durum hem işletmenizde yangın riski oluşturur, hem de gübreniz nerede ise işe yaramaz küle dönüşür.
Bunu önlemek ve iyi bir oksijenli yanmayı sağlamak için, gübre iç sıcaklığını zaman zaman termometre ile ölçmek; sıcaklık 60 dereceye ulaştığı zaman gübreyi ters yüz edip havalı yanmaya devam etmek gübrenin tamamının yanmasını sağlayacaktır. Gübrenin tamamı ortak bir renk alıncaya kadar (3 kere alt üst etmek yeterli olabilir) havalı yanma sürdürülür.
Havalı yanmada temel amaç yabancı ot tohumlarını öldürmektir. Ancak bu arada bitki besin maddeleri kaybedilir. İşte bu kaybı azaltmak için havalı yanma süresi kısa tutulmaya çalışılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki kuru gübrede havalı yanma olmaz. Gübre çok kuru ise ıslatmak gerekir. Ayrıca havalanma ne kadar iyi ise yanma süresi o kadar kısalır. Bu sebeple bu işlem için gübre olabildiğince ekmek kırıntısı formunda sıkışmamış halde bulunmalı ve havalı bir yerde olmalıdır.
Çiftlik gübresine olgunlaştırma aşamasında, tonuna 7-8 kg P2O5 hesabı ile fosforlu gübre ilave edilecek olursa, çiftlik gübresinden meydana gelecek olan gaz şeklinde amonyak (NH3) yani azot kaybı önlenirken, aynı zamanda çiftlik gübresinin fosforca zenginleşmesi sağlanmış olur.
Çiftlik gübresine olgunlaştırma aşamasında, tonuna 7-8 kg P2O5 hesabı ile fosforlu gübre ilave edilecek olursa, çiftlik gübresinden meydana gelecek olan gaz şeklinde amonyak (NH3) yani azot kaybı önlenirken, aynı zamanda çiftlik gübresinin fosforca zenginleşmesi sağlanmış olur.
2. Aşama: Oksijensiz (havasız) Yanma
Daha sonra bu gübre yığınını ıslatıp sıkıştırılır. Gübrenin sıkışması ile bu sefer havasız şartlarda olgunlaşmayı sağlayan bakteriler çalışmaya devam ederek yanmayı tamamlar.
Soğuk yanma, gübre içerisinde bulunan besin maddelerinin, bitkinin alabileceği formlara dönüşmesini sağlar. Bitki ve verim için soğuk yanma da çok önemlidir.
Sıcak ve soğuk şartların karışımından elde edilen gübrelere “serin gübreler" denir.
Organik Gübre Yakmada (Olgunlaştırmada) Dikkat Edilecek Diğer Hususlar:
1- Gübrenin yığın yapılacağı alan yağış ve rüzgâr almayan ve dış etkenlerden iyi korunmuş bir yerde yapılmalıdır.
Sıcak ve soğuk şartların karışımından elde edilen gübrelere “serin gübreler" denir.
Organik Gübre Yakmada (Olgunlaştırmada) Dikkat Edilecek Diğer Hususlar:
1- Gübrenin yığın yapılacağı alan yağış ve rüzgâr almayan ve dış etkenlerden iyi korunmuş bir yerde yapılmalıdır.
2- İmkânlar ölçüsünde üzeri kapatılmalıdır. (Üzeri koyu renk naylon ile kapatılabilir ancak oksijenli yanma sırasında naylonun içerisine hava girmesi sağlanmalı yani yığının üzerine naylon örtü sıkıştırılmadan serilmelidir)
3- Mümkün olduğu takdirde gübreyi gübre çukurları içerisinde olgunlaşmaya bırakmalıdır.
4- Gübre çukurları kullanılmayacak ise gübrelerin olgunlaştırılmak üzere bekletildikleri alanların tabanlarının her iki taraftan ortaya doğru meyilli ve sıkıştırılmış toprak, taş veya betondan yapılmış düz ve geniş bir zemin şeklinde olması sağlanmalıdır. Ancak bu alanlarda toplanan gübrelerin düzensiz bir biçimde yığılmalarının önüne geçmek gerekir.
5- Yığın sıcak ayrışmanın hızının azaltılması için zaman zaman sıkıştırılmalıdır eğer kuruduysa ıslatılmalıdır.
Sonsöz
Değerli okuyucular.
Bu yazdığım konu topraklarımızın zenginliği, besin gıda-besin zinciri, dünyada açlığın önlenmesi, tarımsal gelirin ve kırsal nüfus refahının arttırılması açısından çok çok önemlidir.
Umarım organik gübre uygulamaları konusundaki hatalarımızdan vazgeçer ve daha sağlıklı koşullarda üretim yaparız.
Her yazana, her öneri yapana, her uzmana hemen güvenip inanmamak gerektiği gibi, denemeler ve uygulamalar yapmadan da yukarıda yazdıklarıma ve bana da inanmayınız. Verdiğim bilgileri araştırıp, sorgulayınız.
Ancak kimseye ve hiçbir bilgi kaynağına da güvenmeyip yıllar boyu denemeler yaparak da zaman kaybetmeyiniz.
İskoç asıllı tarihçi, yazar ve eleştirmen Thomas Carlyle bu konuda şöyle diyor:
Deneyler, en iyi öğretmenlerdir. Yalnız okul masrafları biraz çoktur.
Saygı ve sevgilerimle,
Hakan Ozan Erzincanlı
Ziraat Yüksek Mühendisi
www.tarimsal.com
Ziraat Yüksek Mühendisi
www.tarimsal.com
çok yararlı bilgiler buldum sağolun
YanıtlaSil