5 DAKİKADA STRESDEN KURTUL
5 dakikada daha az stres
Günde yalnızca 5 dakikada bütün ruh ve fiziksel sağlığınızı iyileştirerek hayatınızdaki stresi azaltın. İşte Doktor Öz’ün 5 dakikadan az süren ve çok az maliyetli 5 adımlık planı... Prof.Dr. Mehmet ÖZ
Adım 1: C Vitamini
C Vitamini, vücudun kan basıncı ve şekerini artıran baş stres hormonu kortizolü temizlemesini sağlar. Bir savaş ya da kaç senaryosunda da yardımcı olmasına rağmen, vücutta sürekli yükselen kortizol seviyeleri, sindirim sistemi, üreme sistemi ve büyüme sürecinin normal çalışmalarını durdurur. C vitamini kortizolün dengelenmesine ve stresli durumlara tepki olarak kan basıncının artmasını engellemeye yardımcı olur. Bir portakal veya kivi tüketin ya da maksimum faydayı sağlamak için 3000 mg’lık bir gıda takviyesi deneyin.
Adım 2: Bir bardak siyah çay için
Günün temposunu biraz yavaşlatıp, çayınızı yudumlamak başlı başına rahatlatıcı bir hareket olacaktır. Ve siyah çay istediğinizde, sinir sistemindeki savaş ya da kaç bölümlerini durdurmaya yarayan flavonoidlerin rahatlatıcı etkisinden faydalanmış olacaksınız. Ancak, siyah çay da kafein içeriyor, bu yüzden bir fincanla kendinizi sınırlayın.
Adım 3: Fıstık atıştırın
Fıstık, yemişler içinde en düşük kalori, en düşük yağ ve en yüksek lif oranına sahiptir. Ayrıca kalp hastalıklarını önleme, kolesterol düşürme ve hücre hasarını durdurmaya yardımcı besin maddeleriyle doludur. Stresli zamanlarda, bu besleyici yemiş kan basıncı ve kalp atışınızı yavaşlatmaya yardımcı olur. Bir porsiyon yaklaşık 5 adettir yani birkaç tane çıtlatın.
Adım 4: Kulaklarınıza masaj yapın
Eski akupunktur tekniklerinden ödünç alarak, akubasınç ikisi de yüz ve vücuttaki bütün kasları rahatlatan kulak memesi ve dış kenarlarındaki basınç noktalarına kulak masajı yapmanıza olanak verir. Kulak memelerinize baş ve işaret parmaklarınızla hafif basınç uygulayarak başlayın. Sonra, kulak memelerini ovuşturun ve kulağınızın üst kısmına kadar kenardan yukarı doğru çıkın. Basıncı çok nazik bir şekilde uygulayın ve sonra aşağı doğru geri dönün. Bunu 1-2 dakika boyunca yapabilirsiniz.
Adım 5: Alın masajı
Burada masaj yapacağınız akubasınç noktası kaşlarınızın orta yerindedir. Orası, melatonin salgılamakla sorumlu küçük bir içsalgı bezi olan epifiz bezine bağlıdır. Kaşların tam ortasına nazik basınçlar uygulayarak başlayın ve sonra alnın ortasına doğru gelin. İleri ve geri hareketler yapabilir veya parmaklarınızı kaşlarınız boyunca sürükleyebilirsiniz. Bütün bu adımlar 5 dakikadan daha az bir sürede yapılabilir, ancak unutmayın ki masajlar ücretsiz ve onları günde bir kereden fazla yapmanın bir zararı yok!
Genler nörolojik kaderimizi kontrol ediyor mu?
Anlık hafıza kaybı, kıyamet günü, bunaklık. İstediğiniz gibi adlandırabilirsiniz ancak gerçek şu ki yaşlandıkça hepimiz bu nörolojik tepkimeleri yaşıyoruz. Ve hepimiz bunların ne anlama geldiğini merak ediyoruz. Bazılarımız bunu stres, yorgunluk veya patronumuzdan kaynaklanan nörolojik yüklenmelere bağlarken, bazıları da anlık bir unutkanlığın Alzheimer hastalığına giden trende birinci sınıf biletimizin olduğu anlamına geldiğinden endişe duyuyor.
Zihin berraklığımızdaki gerilemeye neyin neden olduğunu düşünürsek düşünelim, çoğu insan beynimiz hakkında oldukça büyük bir varsayımı paylaşıyor: Beynimiz genetik olarak uzun yıllar keskin bir bıçak gibi kalacak şekilde mi oluşmuştur yoksa hepimiz sonunda iç çamaşırlarımızı kıyafetlerimizin üstüne giydiğimiz bir hayatı mı yaşayacağız? Genlerimizin tamamen nörolojik kaderimizi belirlediğine inanıyoruz ancak, bu doğru değil.
Gerçek şu ki, genleriniz size ciddi unutkanlıklarla dolu bir hayat sunmayı kararlaştırdıysa da, doğum günü mumlarınız 3 haneli rakamlara ulaştığında bile hafızanızın güçlü, beyin fonksiyonlarının tam formunda olduğu bir hayatı yaşayabilecek yeteneğe sahipsiniz. Ayrıca elimde, ikiz çalışmalarından, hafızanın yüzde 50’sinden azının kalıtımla geçtiğini yani bu konuda belirli bir başlangıç yapsanız dahi genlerinizin nasıl belirlendiğini değiştirebileceğiniz anlamına gelen bilgiler var. Sonuç olarak, silahı genetik dolduruyor ancak yaşam tarzınız tetiği çekiyor.
Prof.Dr. Mehmet ÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder